(اَللّهُمَّ انْفَعْنِي بِمَا عَلَّمْتَنِي وَعَلِّمْنِي مَا يَنْفَعُنِي وَارْزُقْنِي عِلْمًا تَنْفَعُنيِ بِهِ)، (اللهم يا مُعَلِّمَ إبراهيمَ عَلِّمْني، وَيا مُفَهِّمَ سليمانَ فَهِّمْني).
“Allah’ım! Bana öğrettiğin şeyleri hakkımda faydalı eyle, bana fayda verecek şeyleri öğret, beni, bana fayda verecek ilim ile nasiplendir.” [Allâhümmenfe’nî bimâ ‘allemtenî ve ‘allimnî mâ yenfe’unî verzügnî ‘ilmen tenfe’unî bihî]. "Ey, İbrahim'e ilim ihsan eden, bana da ihsan et. Ey, Süleyman'a kavrayışı ihsan eden, bana da anlamayı, kavramayı ihsan et.".
"O Allah benefit me with what You have taught me, and teach me that which will benefit me, and grant me knowledge which will benefit me." [Allahumman fa’nee bi-maa ‘allam-ta-nee wa ‘allim-nee maa yanfa’u-nee war zuq-nee ‘ilman yanfa’u-nee]. "O You Who taught Ibraaheem, teach me; O You Who caused Sulaymaan to understand, cause me to understand.!"
[ 28 ] حديث: "أُوصِيكُمْ بِتَقْوَى اللهِ وحُسنُ الخُلُق" Yöneticilere itâat ve Sünnete Sarılmak Adhering to the Sunnah |
[ 28 ]
حديث: "أُوصِيكُمْ بِتَقْوَى اللهِ وحُسنُ الخُلُق".
عَنْ أَبِي نَجِيحٍ الْعِرْبَاضِ بْنِ سَارِيَةَ رَضِيَ اللهُ عَنْهُ قَالَ: وَعَظَنَا رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَوْعِظَةً وَجِلَتْ مِنْهَا الْقُلُوبُ، وَذَرَفَتْ مِنْهَا الْعُيُونُ، فَقُلْنَا: يَا رَسُولَ اللهِ! كَأَنَّهَا مَوْعِظَةُ مُوَدِّعٍ فَأَوْصِنَا، قَالَ: "أُوصِيكُمْ بِتَقْوَى اللهِ، وَالسَّمْعِ وَالطَّاعَةِ وَإِنْ تَأَمَّرَ عَلَيْكُمْ عَبْدٌ، فَإِنَّهُ مَنْ يَعِشْ مِنْكُمْ فَسَيَرَى اخْتِلَافًا كَثِيرًا، فَعَلَيْكُمْ بِسُنَّتِي وَسُنَّةِ الْخُلَفَاءِ الرَّاشِدِينَ الْمَهْدِيينَ، عَضُّوا عَلَيْهَا بِالنَّوَاجِذِ، وَإِيَّاكُمْ وَمُحْدَثَاتِ الْأُمُورِ؛ فَإِنَّ كُلَّ بِدْعَةٍ ضَلَالَةٌ".
Yöneticilere itâat ve Sünnete Sarılmak:
Ebû Necih Irbâd bin Sâriye (Radıyallahu Anhu)'den: Demiştir ki, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (bir gün) bize öyle bir va'zda bulundu ki, (dinleyenlerin) gönülleri titredi. Gözleri yaşardı. Dedik ki: "Ya Resûla'llâh, bu, vedâ' edip gidecek kimsenin va'zına benziyor. (Bâri) bize bâzı vesâyâda bulun." Cevâben buyurdu ki: "Size Allâh'a karşı ittikâyı ve üzerinize emir olan bir kimse abd(-i Habeşi) de olsa, sözünü dinleyip ona itâat etmegi vasiyet ederim. Bir de içinizden yaşayan olursa, bir çok ihtilâflar görecektir. İşte böyle zamanlarda benim sünnetime ve hidâyet üzere olan Hulefâ-yı Râşidin'in sünnetine yapışınız. Sünnete dört el ile sarılınız. Ve muhaddesât-ı umûrdan sakınınız. Zirâ her bid'at dalâletdir."
Adhering to the Sunnah:
On the authority of Abu Najih Al-Erbadh bin Sariah (Radeyallāhu ′Anhu), who said: The messenger of Allah (Ṣallā -llāhu ʿalayhī wa-sallam) gave us a sermon by which our hearts were filled with fear and tears came to our eyes. We said: "O Messenger of Allah, it is as though this is a farewell sermon, so councel us." He said: "I councel you to fear Allah and to give absolute obedience even if a slave becomes your leader. Verily he among you who lives [long] will see great controversy, so you must keep to my sunnah and to the sunnah of the rightly-guided Khalifahs - cling to them stubbornly. Beware of newly invented matters, for every invented matter is an innovation and every innovation is a going astray, and every going astray is in Hell-fire."
كُتُبِي
وَمُؤَلَّفَاتِي وَأَعمَالِي - Kitaplarım Ve Eserlerim
- My Books and Works
|